Yaz Aylarında Tavuk Etli Köpek Maması Zararlı mıdır?

            Bunun için öncelikle köpek mamalarının içerik ve markalarını iyi bilmek ya da bilen bir veteriner hekim uzmandan yardım almak gerekir. Burada köpeğiniz için kullanacağınız mama markasının kalitesi oldukça önemlidir. Çünkü burada asıl önemli olan köpeğinizin tavuk etli köpek maması yiyip yememesi değildir, mamanın tavuğun hangi parçasından yapıldığıdır. 

            Köpek maması paketlerini okuduğunuz zaman bazılarında "tavuk unu" gibi açıklamalar görürsünüz. İşte bu tamlama bizim bu cevabımız için kilit noktasıdır. Çünkü tavuk unu tanımı mamanın içeriğini saklamaktadır. Tavuk unu, kaliteli köpek mamalarında tavuk etinden imal edilirken daha kalitesiz mamaları tavuk kemiği, tavuk gagası ya da tavuk sakatatından un haline dönüştürülmektedir. İşte bu içeriğe sahip tavuk etli köpek mamalarının fiyatı daha ucuz olacaktır. Bu durumda tanınmış kaliteli (Hills, PROPLAN, ROYAL CANİN, EUKANUBA gibi) köpek maması markalarının tavuk etli mamalarında deri hastalıkları görmeniz mümkün değildir. Fakat kalitesiz köpek mamaları köpeğinizde ekzamaya sebep olabilir. 

              Bu durumda başka bir soru aklımıza gelebilir. Şöyle düşünebilirsiniz: "Madem köpeğimizi gerçek tavuk eti hasta etmiyor ben o zaman kasaptan aldığım tavuk etiyle köpeğimi besleyebilirim.." Fakat durum tam olarak öyle değil. Bu durumda da tek yönlü beslemeye gireceği için bir çok mineral, karbonhidrat ve vitaminden köpeğinizi mahrum etmiş olursunuz. Bu da köpeğinizde başka türlü hastalıklara sebep olacaktır. Eğer veteriner hekiminizin verdiği rasyonu yemek olarak uygularsanız o olabilir. Mesela uygun oranda sebze uygun oranda tavuk eti ve vitamini karıştırabilirsiniz. Fakat bu rasyonun pekte ekonomik olmayacağı açıktır ki birebir doğru rasyonu uygulamakta epey zor olabilir.

             Sonuç olarak yaz aylarında köpeklerinizin karşılaştıkları bazı deri hastalıklarını; aşırı sıcaklara, bakımsız deri ve tüylere, aşırı nem oranlarına ve kalitesiz köpek mamalarına bağlamak hiçte yanlış olmayacaktır.

Uğur Bazan                                                                                                                                   Veteriner Hekim

Köpeklerde Gebelik

Köpeklerde Gebelik

     Köpeklerde gebelik süresi 56 ve 70 gün arası değişir. Köpek sahipleri köpeğin gebelik sürecini gözlemlemek ve kaç tane yavrusu olacağını öğrenmek için oldukça acele ederler. Gebeliği takip etmenin 3 yolu vardır. Ultrason, ekografi ve karının elle muayene yöntemlerini köpeğe uygulamak mümkündür. En çok kullanılan ultrason yöntemi ancak 21. günden itibaren kullanılabilinir.

Embriyo gelişimi

20 günlük: boyu 1cm'den daha küçüktür.

22günlük: organlar oluşmaya başlar

24günlük: boyu 1,2 cm civarındadır.

30günlük: boyu 2,5cm civarındadır.

32günlük: gözkapakları oluşur.

35günlük: boyu 4, 5 cm'ye ulaşır. parmaklar ve genital organlar oluşur.

48günlük: boyu 8, 9 cm'ye ulaşır ve tüyleri çıkar

60günlük: boyu 16, 17 cm'ye ulaşır. Heran doğum gerçekleşebilir.

Gebe köpeğin beslenmesi

    Gebe köpeğin beslenmesi oldukça önemlidir. Doğuma yakın zamanlar özellikle çok önemlidir; çünkü fetüsün en hızlı gelişimi gebeliğin son dönemlerde olur. Gebeliğin son dönemlerinde köpek yaklaşık olarak normal kilosunun %15 -%25', civarında kilo alır ve vaktinin çoğunu uyuyarak geçirir.

    Beslenme özellikle gebeliğin son 15 günü için çok önemlidir. Bu nedenle gebeliğin 5. haftasından itibaren köpeğe verdiğimiz mama miktarını ortalama %10 civarı arttırmak gerekir. Fetüsün gelişimi için özellikle su ve protein çok önemlidir. Bu dönemde gebe köpeğin normale oranla ortalama 4 kat daha fazla proteine ihtiyacı vardır. Buyüzden o dönemde gebe köpeğin yediği kuru mamada ortalama %30 civarında protein olmalıdır. Bunun yanısıra gebe köpeğin beslenmesi protein bakımından zengin olan yumurta, karaciğer ve süt ürünleriyle de desteklenebilir. Ayrıca, gebe köpeğin bu dönemde proteine olduğu kadar minerale de o derecede ihtiyacı vardır. Bunun için de veterinerinize danışarak vücudundaki mineral oranını destekleyecek olan bir ürün kullanabilirsiniz.

Gebelikle ilgili sık sorulan sorular

1- Bir köpeğin ortalama kaç yavrusu olabilir ?

Doğacak olan yavru sayısı köpeğe ve cinsine bağlıdır. İri ırklar 13, 14 e kadar yavru köpek doğurabilirler. Fakat ortalama olarak 5, 6 diyebiliriz.

2- Bir köpek aynı doğumda 2 ayrı babadan yavru doğurabilir mi ?

evet, olabilir.

3-Anne köpeğin sütü gelmezse ne yapılmalı?

     Veteriner kliniğinden yeni doğmuş yavrular için biberon alınıp, yavru köpek özel  yavru köpek sütüyle beslenmelidir.

4-Kesin doğum zamanı kesin olarak bilinebilir mi ?

    Bunu bilmek mümkün değildir. Sadece ortalama bir tahmin yapılabilinir. Fakat köpeğin davranışlarından doğumun başlayacağı zamanı tahmin etmek mümkün olabilir. Örneğin doğumdan yaklaşık 1 gün önce köpek oldukça kaygılı olur, iştahı kesilir, saklanacak yer arar ve rahat uyuyamaz.

5- Bir doğum ortalama ne kadar sürer ?

    İlk yavruyla son yavru arasındaki zaman farkı 36saate kadar uzayabilir.

6- Köpeğim evde doğum yaparken ne yapmalıyım ?

   

    İlk olarak köpeğiniz doğum için gözlerden uzak bir yere sığınır. Köpeği orada rahat bırakmak gerekir. Onun seçeceği yere eski giysilerinizi yayarak O'na rahat doğum yapabilmesi için sıcak ve kesinlikle temiz bir alan hazırlayabilirsiniz. Arada bir O'nu rahatsız etmeden gözetleyin, eğer doğumda bir sorun olduğunu hissederseniz, hiçbirşeye dokunmadan veteriner hekimizi arayınız.

Hangi durumlarda kesinlikle veteriner hekimi aramalıyım ?

1-Gebelik süreci 70 günü aşarsa ve son yavruyu doğurma süresi 24 saati geçerse

2-Köpeğin kasılmaları oldukça güçlü olmasına rağmen 30 dakika boyunca hiçbir yavru gelmezse

3-Köpek yere uzanmasın a rağmen kasılmalar çok nadirse ve 3 saat geçmesine rağmen doğum başlamamışsa

4- Aşırı halsizlik, vücut sıcaklığının 37 derecenin altına düşmesi, kusma, dişeti rengi olduğundan soluk veya canlı olması zehirlenmenin semptomları olabilir.

Bu durumlardan herhangi birini yaşarsanız hemen veteriner hekiminizi arayıp durumunuzu bildirin.

  Uğur Bazan

Veteriner Hekim

Pet Shoplarda Yasal Olmayan İlaç Satışı İnsan Sağlığını Nasıl Etkiliyor?

    Diyeceksiniz ki Kedidir,  köpektir, kuştur ilacı orada burada satılsa  ne olur!..

                Ama düşündüğünüz gibi değil.

                Sizin için insan dışında bir canlının değeri olmayabilir ama bu, olumsuz durumun sizi de etkilemeyeceği anlamına gelmez.

                İlaçların hayvanlarda kontrolsüz olarak kullanımının evcil hayvan dostlarımıza vereceği zarar şüphe götürmeyen bir gerçektir ama bu durum bir başka yazımızın konusudur. Benim asıl anlatmak istediğim bu durumun insan sağlığını nasıl etkilediğidir. Neden Hayvan İlaçları Veteriner klinikleri dışında petshoplar gibi yerlerde satılmamalıdır anlatalım.

1-      Satılan ilaçların nasıl kullanıldığı konusunda ayrıntılı bilgi alabileceğiniz eğitimli biri pet shopta olmadığı için bazı ilaçları kullanırken elinize bulaştırmanız durumunda çocuğunuz ya da siz zehirlenebilirsiniz.

Örneğin; Petshoplarda kaçak satılan Kene ve pireler için kullanılan ense damlası ya da banyo ilaçların sizin derinize bulaşması durumunda zehirlenmeniz kaçınılmazdır. Kedi ve köpek için ayrı olan bu ilaçlar hangisine kullanılacağı bile karıştırılmaktadır. Kliniklerimize her yıl bu türden zehirlenmeler düzinelerce gelmektedir.

2-      Kedi, Köpek, Kuş, Balık ya da egzotik hayvanlarda bilip bilmeden kontrolsüzce kullanılan pet shoplarda satılan antibiyotik, parazit ve benzeri ilaçlar kullanılan hayvanların bünyelerine girdikten sonra dışkıyla idrarla ya da balıkların suyu değiştirilirken toprağa karışırlar. Çünkü onlar için özel bir kanalizasyon sistemi yoktur. Dışkı ve idrarın içinde toprağa karışan bakteri, virus ve parazitler tam olarak ölmeyip hatta kullanılan yanlış dozda yanlış ilaçlarla daha direçli yeni nesiller üretmektedir. Ve tabi ki bu toprakta giderek güçlenen  mikroplar  hem tarım arazilerinde kulanılan gübreler kanalıyla hemde topraktan direk olarak insan hayatını ve sağlığını tehdit ederler. 

3-      İnsan sağlığını tehdit eden bu durum sonrası kullanılan bir çok beşeri  ilaç hastalıklara karşı yetersiz kalmaktadır.  Bu yüzden çok fazla ilaç denemek zorunda kalındığı gibi tedavide de geçikilmektedir. Tedavide gecikildiği için grip virüsleri veya hastane enfeksiyonlarından bile ölümleri sıkça görüyoruz.

4-      Veteriner klinikleri dışında hayvanınız muayene edilmeden pet shop gibi yerlerde satılan ilaçlar ticari amaclara hizmet eder. Böylece daha ucuz olur diye kaçak ilaçlar tezgah altından satılmaktadır. Bu kaçak ilaçlar hem hayvan hem insan sağlığına hemde ülke ekonomisine zarar verecektir. Ayrıca işe yaramayacağı için aile ekonomisini de çok etkiler.  Bu ilaçlarla sonuç alamadığınız için evcil hayvanınızın tedavisinde geçikirsiniz. Sonuç olarak geri dönüşü olmayan sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalabilir ve bunun sonucunda daha fazla ekonomik kayba uğrarsınız.

5-      Ayrıca sadece kedi , köpek, kuş veya balıklarda kullanılan ilaçlardan bazıları, etinden sütünden faydalandığımız büyük hayvanlarda da kullanılmaktadır. Bu durum daha da endişe vericidir. Yanlış kullanılan bir ilaç 250 kg ete sahip bir sığırda kullanıldığında bu ilaç ete geçecek ve kişi başı 200gr etten 1250 kişinin sofrasına aynı anda girecektir. Bu ilaç kortizon ya da bir hormon da olabilir. Bu durumda hamile bayanlarda ve çocuklarımızda bırakacağı hasarın sonuçları daha da vahim olacaktır.

6-      Son dönem aşıların bile pet shoplara girdiğini buralarda yapıldığını ya da satıldığını görüyoruz. Bu konu oldukça önemlidir. Çünkü yanlış kullanılan aşılar doğru hayvana doğru zamanda yapılmadığı için hayvanı öldürmektedir. Ayrıca soğuk zincir önemsenmeyeceği için yapılan ilaça güvenerek köpeğinizi ya da kedinizi güvende zannetmeyin .

Gördüğünüz gibi bir insanda kullanılan yanlış ilaç sadece o kişiye daha çok zarar verirken hayvanda kullanılan kontrolsüz ilaçlar dolaylı yoldan binlerce belki milyonlarca insanın hayatını tehdit edebilmektedir.

                Bu yazı belki bazılarımızın önemsiz olarak algıladığı pet shoplarda ilaç satışı sorununun nasılda insan hayatını ve aile ekonomimizi etkilemiş olduğunu özetlemektedir.

                Gıda ,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız bu alandaki yetkilerini kullanmalı bu olumsuz duruma geç kalmadan müdahele etmelidir.

                Bunu mesleğim gereği bir sorumluluk olarak görüyor kamuoyuna bilgisine sunuyorum.

    Uğur Bazan

Veteriner Hekim

Köpek Maması

    Köpek Mamalarinin ülkemizde çok fazla  mama markası var. Bu kadar marka köpek maması arasında köpeğiniz için en doğrusunu seçmek oldukça zordur. Bu konuda uzman veteriner hekimlerden yardım almaniz çok önemlidir.

    Marketlerden rastgele bilmeden raftaki en şık mamayı temin etmek köpeğinize uzun vadede çok şey kaybettirebilir. Yine de bazı markaları burada saymak en doğrusu olacaktır.

    HILLS, PROPLAN, ROYAL CANİN, EUKANUBA, ND, BRİT CARE, PRO CHOİCE, FİRSTCLASS, PROFİNE başlı başına en kaliteli köpek mamaları arasındadır. Bu ürünleri güvenle kullanabilirsiniz. Yavru köpekleriniz için doğru mamayı seçmek yetişkin köpekten daha da önemlidir.